Kalbi Kırık Bir Çocukluğun Sancısı: Close

24 - 09 - 2024

2022 Cannes Film Festivali’nde Jüri Özel Ödülüne layık görülen yönetmenliğini Lukas Dhont’un üstlendiği “Close” ilk çocukluğa dokunaklı ve sancılı bir bakış atıyor.

Filmin başında yeni bir okul döneminin başlamasıyla beraber aralanacak perdeye kadar Leo ve Remi on üç yaşında çok yakın iki arkadaş olarak karşımıza çıkıyor. Günün her anını paylaşan hatta yataklarını bile paylaşarak beraber uyuyan Leo ve Remi’nin yakınlığı okuldan bir başka çocuğun “Siz çift misiniz?” sorusuyla denge değiştirmeye başlıyor ve böylece filmin başından itibaren izlediğimiz yakın arkadaşlık heteronormatif toplumla karşı karşıya geliyor. Remi bu soruya karşı tepkisiz kalarak anlam veremese de Leo, arkadaşlıklarını gözden geçirmeye başlıyor. Remi’den uzaklaşmaya başlayarak kendine yeni bir arkadaş gurubu edinen ve hokey takımına katılan Leo, sosyal çevrenin normlarına ayak uydurarak erkek olmayı öğreniyor. Tüm bu süreçte Remi ile olan yakın temasını kesen Leo bir gün “Remi artık aramızda değil.” haberi ile sarsılıyor ve filmin geri kalan süresinde Leo’nun hissettiği suçluluk duygusu ile baş etme çabası altında ezilmeye başlıyoruz. Bu durumda Leo’ya nasıl yaklaşmamız gerektiği konusunda seyirci olarak bizlerin de kafasının karıştığını ve ağır duygular içerisinde çırpınmaya başladığımızı söylemek mümkün. Leo’ya karşı öfkelenmeli miyiz yoksa affetmeyi tercih ederek onunla empati mi kurmalıyız? Remi’ye döndüğümüzde ise Leo ile arasının açılmasını anlamlandıramayan ve çok değer verdiği birinin ondan uzaklaşması karşısında çaresiz kalan aynı zamanda çevresi tarafından zorbalanan bir çocuk olarak karşımıza çıkıyor. Remi’ye dair bırakılan boşlukların yönetmen tarafından bilinçli yapıldığını söylemek yanlış olmasa gerek çünkü kendimizden bazı deneyimler ile o boşlukları doldurmak mümkün kılınıyor. Heteronormatif sosyal çevre içerisinde az ya da çok kendimizde değiştirmek zorunda kaldığımız parçalarımız olduğu aşikâr. Leo’nun suçluluk sancısı ile savaştığı tüm sahnelerde kendini affederse Remi’ye kötülük edeceği düşüncesinin bir yük gibi hayatına çöktüğünü görüyoruz. Remi’nin annesi Sophie de tıpkı bizler gibi çaresiz ve karmaşık duygular içerisinde Leo’ya yaklaşırken bir gün dayanamayarak “Arabadan in!” şeklinde Leo’ya bağırıyor ve hemen ardından koşarak onu buluyor, sıkıca sarılıyor. Tam bu noktada Sophie ile beraber affetmenin yolunun öfkeden geçtiğini duyumsuyoruz. İçinde büyüttüğü öfke sönmeseydi ne Sophie hayatına devam edebilecekti ne de Leo ondan aldığı güç ile kendini affetmeye başlayabilecekti. “Kalbi kırık bir çocukluğun sancısı” olarak nitelendirdiğim, ruhumuzda pek çok şeyi tekrar duyumsamamızı sağlayan “Close” filmini bu özel dokusuyla apayrı bir yere koyarak tüm sinemaseverlere tavsiye ederim.

Netflix'in Aksiyon Dolu Dizisi, Üçüncü Sezon Çekimlerine İstanbul’da Başlayacak
Boyner Grup’un Ses Getiren 8 Mart Filmlerine Kristal Elma’dan 3 Ödül
Prime Video, Mavi Mağara’nın Yayın Tarihini ve Afişini Paylaştı
Boğaziçi’ne El Emeği Göz Nuru Afiş
Bu Cuma Vizyonda Yer Alacak Filmler Belli Oldu
Kalbi Kırık Bir Çocukluğun Sancısı: Close
Haluk Bilginer, Bir Kez Daha International Emmy Ödülleri’ne Aday Gösterildi
Bu Cuma Vizyonda Yer Alacak Filmler Belli Oldu